Karakterinizin ayarlarıyla oynamayınız, bu Yeni Ay’da değerlerimiz değişiyor.
Hiçbir şey aynı kalmıyor, değişim hissedilmediği zamanlarda bile yaşanıyor.
Bir kırılmanın eşiğindeyiz ve kimilerimiz bu kırılmayı çoktan yaşadı.
Doğada hiçbir şeyin ritmi aynı olmadığı gibi, hiçbir insanın da ritmi aynı değildir.
Kimisi için erken olan, kimisi için çok geçtir.
Kimi vaktinden önce uyanır, kiminin vakti herkesin uyuduğu zamandır.
Son birkaç yıldır kendisini görmediğimiz ancak ayak seslerini duyduğumuz şeylerin gerçekleşme vakti geldi.
Aydınlanıyoruz ve bu sefer yine herkesin ışığının volümü farklı olacak;
kiminin gözü kamaşacak, kimi ise ışığın nereden geldiğini anlamaya çalışacak.
Ancak herkes bu güncellemeden nasibini bir şekilde alacak.
Değerlerimiz, inançlarımız, tabularımız değişecek.
Bazen hayatımıza bakınca, bazen de aynada gözümüzün içine baktığımızda anlayacağız bunu.
Eski rutinlerimizden sıkıldığımızda fark edeceğiz değişimi,
Beklemediğimiz bir yerden ya da beklemediğimiz bir insan gelen bir haberle aydınlanacağız yeni yolumuzun ne olduğuna.
Bu Yeni Ay, hepimiz yeni bir yolculuğa çıkıyoruz;
Kimilerimiz için fiziksel, kimilerimiz için ruhsal.
Nereye çağırılıyorsanız kulak verin,
Ne size farklı geliyorsa bir deneyin,
Aradığınız şey farklı bir şekilde karşınıza çıkmış olabilir.
Tamamlandık birçok konuda.
Olgunlaştık.
Büyüdük.
Değiştik.
Şimdi ise yenilenen sürümümüzü anlamak, çözmek için adımlar atacağız.
Gerçekliğimiz değişiyor, çünkü gerçekler değişiyor.
Kendi geleneklerimizi yıkıp yeni bir dünya düzeni yaratmak için hayat bize altın tepsiyle fırsatlar sunacak.
Kimilerimiz tepsisini kazıyarak karartının altındaki altını bulacak.
Eninde sonunda bu değişim her türlü dirence rağmen yaşanacak.
Ufak sanıp es geçme, büyük sanıp da pes etme!
Kucakla sana gelen fırsatı.
Güvenli alan diye bir şeyin olmadığını anladığınız zaman anlayacaksınız:
Her an bir şeylerin zaten değişiyor olduğunu.
Kimi için makro, kimi için mikro düzeyde.
Aynı nehirde iki defa yıkanılmadığı gibi,
Değişmediğini sandığın şeylerin illüzyonu kırılmaya başlayacak
ve o zaman insan anlayacak:
Büyük bir döngüdeyiz ve zaten beklediğimiz şeyin içindeyiz.
27 Nisan 2025’te, Türkiye saati ile 22:30’da gerçekleşecek olan Boğa Yeni Ayı, değişen düzende değişmesi gereken değerlerimizle yüzleşmemizi ve farkına varıp bunları dönüştürmemizi sağlayacak. Bugüne kadar sahip olduğumuz kaynaklar, para bilincimiz ve somut değerlerimiz değişebilir; çünkü bir zamanlar bizi mutlu eden ve yeterli gelen hiçbir şey artık aynı şekilde keyif vermeyebilir. Dolayısıyla bu Yeni Ay, “Ben artık neye değer veriyorum?”, “Beni gerçekten ne tatmin ediyor?” ve “Sahip olduğum şeyler mi, yoksa içsel kaynaklarım mı beni güçlü kılıyor?” gibi soruların cevaplarını arayabiliriz.
Artık keyif vermeyen maddi alışkanlıklar, sizi kısıtlayan iş yapıları ya da güvende hissettirmeyen ilişkiler bu dönemde gözden geçirilebilir. Belki bir zamanlar sahip olduğunuz şeylerle tanımladığınız “mutluluk” kavramı, şimdi yerini daha derin, daha özgürleştirici bir anlam arayışına bırakıyordur.
